2007 İlkbaharın sonları,yaz'ın başıydı galiba.
Günlerden Cuma.
Hemşehrimiz İzmir Valisi Oğuz Kaan Köksal'ın Emniyet Genel müdürlüğüne atandığını öğrenmiştik.
Numarasını öğrenip tebrik etmek için İzmir Valiliğini aradım.
Valimiz daire içinde veda ziyaretlerine başlamıştı bile.
Özel kalem müdiresi ismimi,telefonlarımı aldı,aradığınızı iletirim dedi.
Aynı gün Ticaret odasında aylık meclis toplantımız vardı.
Normal gündem maddelerini görüştükten sonra Oğuz beyin Genel müdürlüğe getirilmesinin memnuniyetini paylaşarak,Kırıkkale'ye bir Polis meslek yüksek okulunun yapılabileceğini,bunu hemşerimizinde çok arzulayacağını,bu nedenle hazır bina önerisinde bulunabilmek için,nereler olabilir diye aramızda istişare ettik.
Alay'ın boşalttığı bina ile Trafik tescilin bulunduğu binanın münasip olabileceğine karar verdik.
İki gün sonra Pazar günü akşamüstü saat:18.00 sularında şirket salonunda otururken,muhasebecimiz Latif Dinç,elinde dahili telsiz telefonla gelip,abi Oğuz Kaan Köksal arıyormuş diyerek telefonu uzattı.
Sekreter Oğuz Kaan bey görüşecek diyerek telefonu bağladı.
Alo hemşerim nasılsın iyimisin?diye sıcak bir şekilde söze başlayınca,şaşırmadım desem yalan olur.
İkimizde birbirimizi şahsen tanımıyorduk,ama sohbet o kadar sıcaktıki,sanki kırk yıllık ahbaplarmış gibi konuşuyorduk.
Ben birkaç defa sayın valim dedikten sonra abi demeye başladım.
Hemşerim Allah bize bu makamıda nasip etti,Kırıkkale'ye ne yapabiliriz dedi.
Bende,abi biz Cuma günü Ticaret odasında konuştuk,sizden bir polis meslek yüksek okulu istiyoruz dedim,bina olarakta belirlediğimiz iki binayı söyledim.
Alay'ın binasını verirlermi acaba dedi,bende abi vermezlerse diğer yere yapın,orayıda yaylacık karakoluna taşırsınız dedim.
Bakalım olabilir dedi.
Abi dedim,benim bir ricam daha var,emniyet müdürümüzlede konuştuk,merkezdeki binayı üniversiteye ikili öğretim için verseniz,emniyetede şehir dışına bir yere yeni bir bina yaptırsanız çok iyi olur.
Şehir öğrenci ile buluşur bir canlılık oluşur dedim.
Bakalım değerlendirelim diyerek sohbete son verdik.
Hayırlı olsun ziyaretimizde,Ticaret odası başkanımız Cemalettin Akdoğan'da isteğimizi aktardı.
Sağolsun okulu aynı yıl Trafik tescil şubesinin kullandığı binada açtı.
Hemen akabinde ülkemizin en büyük ve kaliteli okul binasını,İçişleri Bakanımız Beşir
Atalay'ında desteği ile kısa zamanda yaptırarak,Başbakanımıza açtırdı.
Seçim çalışmaları esnasındaki bir toplantımızda bunları anlattım.
Şimdi kendisi Milletvekilimiz oldu.
Emniyet binasının üniversiteye verilmesi talebimi tekrarlıyorum.
Bina yanılmıyorsam otel olarak'ta düşülmüştü.
Bence en iyisi ikili öğretim yapan bir fakülte olması.
Şayet gerçekleşirse cumhuriyet meydanı cıvıl cıvıl kaynar.
Günlerden Cuma.
Hemşehrimiz İzmir Valisi Oğuz Kaan Köksal'ın Emniyet Genel müdürlüğüne atandığını öğrenmiştik.
Numarasını öğrenip tebrik etmek için İzmir Valiliğini aradım.
Valimiz daire içinde veda ziyaretlerine başlamıştı bile.
Özel kalem müdiresi ismimi,telefonlarımı aldı,aradığınızı iletirim dedi.
Aynı gün Ticaret odasında aylık meclis toplantımız vardı.
Normal gündem maddelerini görüştükten sonra Oğuz beyin Genel müdürlüğe getirilmesinin memnuniyetini paylaşarak,Kırıkkale'ye bir Polis meslek yüksek okulunun yapılabileceğini,bunu hemşerimizinde çok arzulayacağını,bu nedenle hazır bina önerisinde bulunabilmek için,nereler olabilir diye aramızda istişare ettik.
Alay'ın boşalttığı bina ile Trafik tescilin bulunduğu binanın münasip olabileceğine karar verdik.
İki gün sonra Pazar günü akşamüstü saat:18.00 sularında şirket salonunda otururken,muhasebecimiz Latif Dinç,elinde dahili telsiz telefonla gelip,abi Oğuz Kaan Köksal arıyormuş diyerek telefonu uzattı.
Sekreter Oğuz Kaan bey görüşecek diyerek telefonu bağladı.
Alo hemşerim nasılsın iyimisin?diye sıcak bir şekilde söze başlayınca,şaşırmadım desem yalan olur.
İkimizde birbirimizi şahsen tanımıyorduk,ama sohbet o kadar sıcaktıki,sanki kırk yıllık ahbaplarmış gibi konuşuyorduk.
Ben birkaç defa sayın valim dedikten sonra abi demeye başladım.
Hemşerim Allah bize bu makamıda nasip etti,Kırıkkale'ye ne yapabiliriz dedi.
Bende,abi biz Cuma günü Ticaret odasında konuştuk,sizden bir polis meslek yüksek okulu istiyoruz dedim,bina olarakta belirlediğimiz iki binayı söyledim.
Alay'ın binasını verirlermi acaba dedi,bende abi vermezlerse diğer yere yapın,orayıda yaylacık karakoluna taşırsınız dedim.
Bakalım olabilir dedi.
Abi dedim,benim bir ricam daha var,emniyet müdürümüzlede konuştuk,merkezdeki binayı üniversiteye ikili öğretim için verseniz,emniyetede şehir dışına bir yere yeni bir bina yaptırsanız çok iyi olur.
Şehir öğrenci ile buluşur bir canlılık oluşur dedim.
Bakalım değerlendirelim diyerek sohbete son verdik.
Hayırlı olsun ziyaretimizde,Ticaret odası başkanımız Cemalettin Akdoğan'da isteğimizi aktardı.
Sağolsun okulu aynı yıl Trafik tescil şubesinin kullandığı binada açtı.
Hemen akabinde ülkemizin en büyük ve kaliteli okul binasını,İçişleri Bakanımız Beşir
Atalay'ında desteği ile kısa zamanda yaptırarak,Başbakanımıza açtırdı.
Seçim çalışmaları esnasındaki bir toplantımızda bunları anlattım.
Şimdi kendisi Milletvekilimiz oldu.
Emniyet binasının üniversiteye verilmesi talebimi tekrarlıyorum.
Bina yanılmıyorsam otel olarak'ta düşülmüştü.
Bence en iyisi ikili öğretim yapan bir fakülte olması.
Şayet gerçekleşirse cumhuriyet meydanı cıvıl cıvıl kaynar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder